kurşun
kurşun
(kuɾ'ʃun)ad
1. bir element kurşun işletmeleri
bir tür fal İyi geleceğini düşünerek kurşun döktürdü.
bir tür fal İyi geleceğini düşünerek kurşun döktürdü.
2. sivri uçlu silahtan atılan silindir Kurşunu namluya yerleştirdi.
ateş etmek Kurşunları boşa attı.
ateş etmek düşmana kurşun sıkmak
ateş etmek Kurşunları boşa attı.
ateş etmek düşmana kurşun sıkmak
kurşun
lead, bullet, gunshot, pelletBlei, Kugelсвинец, пуляرَصَاصٌ, رَصاصَةkulka, olovobly, kugleμόλυβδος, σφαίραbala, plomoluoti, lyijyballe, plombmetak, olovopallottola, piombo弾丸, 鉛납, 총알kogel, loodbly, kuleołów, pociskbala, chumbobly, kulaกระสุน, ตะกั่วchì, viên đạn子弹, 铅sıfat
kurşundan kurşun tabak
Kernerman English Multilingual Dictionary © 2006-2013 K Dictionaries Ltd.