kaçamak
kaçamak
(kaʧa'mak)ad kaçamağı (kaʧama'ɯ)
1. mecaz çaktırmayarak Ne yaptıysa eşine kaçamağını bağışlatamadı.
çaktırmadan yapmak mecaz Kaçamak yapınca karısı hemen anlar.
çaktırmadan yapmak mecaz Kaçamak yapınca karısı hemen anlar.
2. saklana saklana Kaçamakla bana bakan gözlerinden üzüntülü olduğunu anladım.
3. kaçış metodu Sonunda bir kaçamak noktası buldu.
kaçamak
furtive, indirectnesssıfat
saklanarak yapılan kaçamak bakışlar
Kernerman English Multilingual Dictionary © 2006-2013 K Dictionaries Ltd.